NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
مُوسَى بْنُ
إِسْمَعِيلَ
حَدَّثَنَا
حَمَّادٌ
عَنْ
مُحَمَّدِ
بْنِ إِسْحَقَ
عَنْ يَزِيدَ
بْنِ أَبِي
حَبِيبٍ عَنْ الْوَلِيدِ
بْنِ
عَبْدَةَ
عَنْ عَبْدِ
اللَّهِ بْنِ
عَمْرٍو
أَنَّ
نَبِيَّ
اللَّهِ صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
نَهَى عَنْ
الْخَمْرِ وَالْمَيْسِرِ
وَالْكُوبَةِ
وَالْغُبَيْرَاءِ
وَقَالَ
كُلُّ
مُسْكِرٍ
حَرَامٌ
قَالَ
أَبُو دَاوُد
قَالَ ابْنُ
سَلَامٍ أَبُو
عُبَيْدٍ
الْغُبَيْرَاءُ
السُّكْرُكَةُ
تُعْمَلُ
مِنْ
الذُّرَةِ
شَرَابٌ يَعْمَلُهُ
الْحَبَشَةُ
Abdullah b. Amr'dan
rivayet olunduğuna göre;
Allah'ın Nebii (s.a.v.),
şarap (içmek)le kumar ve tavla oynamayı, bir de darıdan yapılmış içki (içme)yi
yasaklamış ve;
"Her sarhoşluk
veren şey haramdır" buyurmuştur.
Ebû Dâvûd dedi ki:
İbnü's-Sellâm Ebû Ubeyd, "el-Gubeyrâ; Habeşlilerin darıdan yaptığı
"Sükreke" denilen bir şarap çeşididir" dedi.
İzah:
Kûbe: Davul, uda
benzeyen bir çalgı âleti (gitar), tavla ve satranç anlamlarına gelir. İbn Esîr
Nihâye'de; tavla manasına geldiğini söylediği için biz de tercümemizde bu
manayı tercih ettik.
Sükreke; ise, musannif
Ebû Davud'un da açıkladığı gibi, Habeşlilerin darıdan yaptıkları uyuşturucu bir
içkidir.
Hattâbî bu hadisle
ilgili olarak şöyle diyor: "Metinde geçen "meyser" kelimesi
kumar demektir. "Kûbe" kelimesi ise, davul diye tefsir edilmiştir.
Tavla olduğu da söylenmiştir.
Benim kanaatime göre;
her türlü telli çalgı âletleri ve zarla oynanan oyunlar bu hadisin kapsamı
içine girer."
Sarhoşluk veren içkilerin
hükmü ise bu babın daha önceki hadislerinde açıklandığında burada tekrara lüzum
görmüyoruz.